Gribe Hangi Karışım İyi Gelir? Toplumsal Roller, Kültürel Pratikler ve Şifanın Sosyolojisi Bir Araştırmacının Gözünden: Şifayı Arayan Toplum Bir sosyolog için “gribe hangi karışım iyi gelir?” sorusu, yalnızca sağlıkla ilgili değildir. Bu soru, toplumların hastalığa, dayanışmaya ve bakım verme pratiklerine nasıl yaklaştığını anlamak için bir pencere açar. Hastalık, bireysel bir deneyim gibi görünse de aslında toplumsal bir olgudur. Çünkü hasta olmak, yalnızca bedenin değil; toplumsal rollerin, değerlerin ve ilişkilerin de geçici olarak değiştiği bir durumdur. Bir toplumda hastalık anında kim ne yapar? Kim karışımı hazırlar, kim önerir, kim “geçmiş olsun” der? İşte tam bu noktada kültür, cinsiyet rolleri ve toplumsal…
Yorum BırakKategori: Makaleler
Heyula Gibi Ne? Küresel ve Yerel Perspektiflerden Bir Yolculuk Bazı kelimeler vardır, duyduğumuz anda içimizde bir yankı uyandırır. “Heyula” da onlardan biri. Bir hayalet gibi, bir gölge gibi… Bazen korkunun, bazen bilinmezliğin sembolü. Ama “heyula gibi ne?” diye sorduğumuzda aslında yalnızca bir kelimenin anlamını değil; dünyanın farklı yerlerinde insanların bilinmeyene, korkuya ve belirsizliğe nasıl baktıklarını da sorgulamış oluruz. Bu yazıda, heyula kavramını hem küresel hem de yerel pencerelerden keşfe çıkıyoruz — samimi bir sohbet gibi, senin düşüncelerine de yer bırakacak şekilde. — Heyula: Gölgeyle Gerçek Arasında Heyula, Türkçe’de genellikle “hayalet” ya da “korkunç görüntü” anlamına gelir. Ancak bu sözcük yalnızca…
Yorum BırakEn İyi Petrol Kaç Gravite? Antropolojik Bir Bakışla Enerjinin Kültürel Anlamı Dünyayı dolaşan bir antropolog için her kaynak, yalnızca maddi değil aynı zamanda sembolik bir değere sahiptir. Petrol ise bu sembollerin en güçlüsüdür. Onun “kara altın” olarak adlandırılması bile, maddi bir varlıktan çok daha fazlasını temsil ettiğini gösterir. Farklı toplumlar için petrol, refahın, modernliğin, hatta ulusal kimliğin bir simgesine dönüşmüştür. Ancak bir antropologun gözünden bakıldığında, “en iyi petrol” sorusu yalnızca teknik bir tartışma değil, aynı zamanda kültürel bir hikâyedir. Petrolün Gravitesi: Fiziksel Bir Ölçüden Kültürel Bir Anlama Petrol dünyasında “gravite”, bir petrolün yoğunluğunu ve kalitesini belirleyen ölçüdür. API gravitesi yüksek…
Yorum BırakGöç Bir Olgu mudur? Edebiyatın Kalbinde Yolculuk Kelimeler yalnızca iletişim araçları değildir; onlar insanın iç dünyasını, toplumsal kırılmalarını, özlemlerini ve yersiz yurtsuzluklarını dile getirmenin büyülü yollarıdır. Edebiyat, bu kelimelerle insanın yeryüzündeki yerini arama serüvenidir. Göç de tam bu serüvenin merkezinde durur: yerinden edilme, arayış, dönüş, kayboluş ve yeniden doğuş. Peki, göç bir olgu mudur? Yoksa her insanın yazgısında yankılanan bir “içsel göç” müdür? Göçün Edebiyattaki İzleri: Anlatılardan Kimliklere Göç, edebiyatın en derin damarlarından biridir. Homeros’un “Odysseia”sı, bir dönüş yolculuğudur; savaşın ardından eve dönmeye çalışan bir adamın değil, aidiyetini arayan insanlığın hikâyesidir. Yersizliğin edebi karşılığı burada doğar. Her liman, bir kimlik;…
8 YorumGişe Rekoru Ne? Kültürel Semboller, Ritüeller ve Kimlikler Üzerine Antropolojik Bir Perspektif Antropoloji, insan toplumlarının geçmişten günümüze evrilen kültürlerini, ritüellerini ve toplumsal yapıları anlamakla ilgilenir. Bu alanda, her bir kültürel bağlamın kendine özgü semboller ve anlamlar taşıdığına inanılır. Kültürlerin çeşitliliği, bizim dünyaya bakış açımızı ve toplumsal değerlerimizi şekillendirir. Peki, popüler kültürün bir parçası haline gelen “gişe rekorları” nedir ve bu kavram, bizim toplumumuzda nasıl bir yer tutar? Gişe rekorları, yalnızca sinema salonlarındaki izlenme sayılarını mı ifade eder, yoksa bu kavramın arkasında daha derin bir kültürel ve toplumsal anlam yatıyor olabilir mi? Bu yazıda, gişe rekorlarını, ritüeller, semboller, topluluk yapıları ve…
6 YorumTürkçe Ağızları Nelerdir? Kültürün Sesi, Dilin Renkleri Bir dilin en güzel tarafı, insanın yaşadığı coğrafyaya göre değişen renklerini taşımasıdır. Türkiye’nin farklı bölgelerine gittiğinizde duyduğunuz şive ya da ağız farklılıkları aslında sadece konuşma tarzı değil; bir kültürün, bir yaşam biçiminin sesidir. Ben de bu yazıda, Türkçe ağızlarının ne olduğunu, nasıl sınıflandırıldığını ve hangi hikâyeleri içinde barındırdığını sizinle paylaşmak istiyorum. — Türkçe Ağızlarının Bilimsel Sınıflandırılması Dil bilimciler, Türkçe ağızlarını genel olarak üç ana gruba ayırır: Batı Grubu Ağızları: Ege, Marmara ve İç Anadolu’nun bir kısmında görülür. İstanbul Türkçesi bu grubun en bilinen temsilcisidir. Doğu Grubu Ağızları: Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da konuşulur. Arapça,…
8 YorumFly One Kime Ait? Psikolojik Bir Mercekten Bakış Bir psikolog olarak, insan davranışlarını çözümlemeye her zaman meraklıyım. Farkında olmadan, insanların tercihlerinin, markalara olan bağlılıklarının ve şirketlerle kurdukları ilişkilerin derin psikolojik temelleri vardır. Peki, bir havayolu şirketi olan Fly One kime ait? Bu soru basit bir iş dünyası sorgulaması gibi görünse de, aslında insan zihninin nasıl çalıştığı ve bir markaya karşı hissettiğimiz aidiyetin nasıl şekillendiği üzerine düşünmemize olanak tanır. Gelin, bu soruyu bilişsel, duygusal ve sosyal psikoloji perspektiflerinden inceleyelim. Bilişsel Psikoloji: Marka ve Zihnimizdeki Temsiller Bilişsel psikoloji, zihnimizin dış dünyayı nasıl işlediğine odaklanır. İnsanlar, çevrelerinde gördükleri her şeyi bir şekilde anlamlandırma…
Yorum Bırak“1 Günde Kargo Gelir mi?” Zaman, Sabır ve Yolculuk Üzerine Edebi Bir Sorgu Kelimeler bazen bir kargodan daha hızlı ulaşır insanın yüreğine. Bir cümle, bir kargo gibi çıkar yazarın zihninden; varış noktasıysa okurun kalbidir. “1 günde kargo gelir mi?” sorusu, modern dünyanın aceleci nabzını tutarken, aynı zamanda edebiyatın kadim meselelerinden biri olan “bekleyiş” temasını yeniden hatırlatır. Çünkü bazen bir mektubun, bir kargonun ya da bir haberin gecikmesi; sadece bir gecikme değil, anlamın derinleşmesidir. Bekleyişin Estetiği: Sabır, Zaman ve Dönüş “1 günde kargo gelir mi?” sorusunu edebi bir metafor olarak düşündüğümüzde, bu yalnızca bir lojistik süreci değil, çağımızın hız takıntısına yöneltilen…
Yorum BırakEvet Hayır Referandumu Ne Zaman Oldu? Türkiye’nin Dönüm Noktasına Eleştirel Bir Bakış Türkiye’nin en önemli siyasi kırılma anlarından birisi olan Evet Hayır referandumu, sadece tarihe geçmekle kalmadı, aynı zamanda ülkenin geleceğini de şekillendiren bir dönüm noktası oldu. Peki, bu referandumun aslında ne kadar derin ve tartışmalı olduğu üzerine düşünmek gerekmez mi? O kadar basite indirgenmiş, o kadar çok “evet” ve “hayır” arasında sıkışıp kalmış bir olay var ki, bu olay sadece bir anayasa değişikliği değil, toplumun tüm siyasi yapısının ne kadar kırılgan olduğunu gözler önüne serdi. Referandum, 16 Nisan 2017’de gerçekleştirildi. Türkiye Cumhuriyeti, o günden itibaren başkanlık sistemine geçişin kapılarını…
Yorum BırakIlık Esen Rüzgara Ne Denir? Bazen, sabah erken saatlerde veya akşam üstü, hafifçe esen bir rüzgarın cildinize dokunuşunu hissedersiniz. O rüzgarın getirdiği serinlik, taze bir nefes gibi gelir; size huzur verir, zihninizi rahatlatır. O anda düşündüğünüz şey, belki de “Ilık esen rüzgarın adı nedir?” olabilir. Bu basit, ama bir o kadar da merak uyandırıcı bir soru, aslında doğanın sunduğu inceliklere dair daha derin bir anlayışa sahip olmanıza neden olabilir. İşte tam da bu noktada, ılık esen rüzgarın anlamını keşfetmek, hem bilimsel hem de kültürel bir yolculuğa çıkmak demek. Rüzgarın Anlamı: İnsana Dokunan Doğa Gücü Rüzgar, aslında doğal bir fenomen olarak…
Yorum Bırak