İçeriğe geç

Geçerlilik ne demek TDK ?

Geçerlilik Ne Demek? Toplumsal Normlar ve Kimlikler Üzerinden Bir Sosyolojik Analiz

Toplumsal yapıları, normları ve bireylerin bu yapılar içindeki etkileşimlerini anlamak, bir araştırmacı olarak benim her zaman ilgimi çeken bir konu olmuştur. İnsanlar, kültürel pratikler, toplumsal roller ve değerlerle şekillenirler; bu unsurların her biri, bireylerin kimliklerini ve toplumsal işlevlerini nasıl yerine getirdiklerini belirler. Günlük yaşamda kullandığımız pek çok terim, yalnızca dilsel anlamlarıyla değil, aynı zamanda toplumsal yapıları ve güç ilişkilerini de yansıtarak bize derin ipuçları sunar. “Geçerlilik” gibi bir kavram, teknik anlamının ötesinde toplumsal bir bağlamda da farklı anlamlar taşır. Peki, geçerlilik ne demek ve bu kavram toplumsal düzeyde nasıl şekillenir?

Geçerlilik Ne Demek?

Türk Dil Kurumu’na (TDK) göre, geçerlilik kelimesi, “bir şeyin, geçerli olma durumu, kabul edilen normlara, ilkelere uygunluk” anlamına gelir. Başka bir deyişle, bir şeyin geçerli olması, toplum tarafından kabul edilen ölçütlere ve normlara uygun olması demektir. Geçerlilik, bir durumun veya eylemin toplum içinde kabul görüp görmediğini belirler ve bu kabul görme, toplumsal normlarla şekillenir.

Geçerlilik, yalnızca formal ya da hukuki bir anlam taşımaz; toplumsal yaşamda da bireylerin yapmış oldukları seçimlerin, davranışların ve kimliklerin ne ölçüde geçerli olduğunu belirler. Toplumda kabul edilen normlar, bireylerin hangi eylemleri gerçekleştirebileceğini, hangi değerlerin doğru ya da yanlış olduğunu belirler. Örneğin, bir toplumsal cinsiyetin belirli roller çerçevesinde “geçerli” sayılması, toplumsal yapının dinamiklerine dayalıdır.

Geçerlilik ve Toplumsal Normlar

Toplumsal normlar, bir toplumda bireylerin davranışlarını şekillendiren yazılı olmayan kurallardır. Bu normlar, zaman içinde tarihsel, kültürel ve coğrafi faktörlerle şekillenir ve toplumda neyin kabul edilebilir, neyin ise kabul edilemez olduğunu belirler. Geçerlilik de bu normların bir sonucudur. Bireylerin yaptıkları seçimler, toplumsal normlarla ne kadar örtüşüyorsa, o kadar “geçerli” kabul edilir.

Örneğin, toplumsal cinsiyet normları, bireylerin ne tür roller üstlenebileceğini ve toplumda nasıl kabul göreceğini belirler. Erkeklerin genellikle yapısal işlevlere odaklanmaları, kadınların ise ilişkisel bağlara, aileye ve sosyal ilişkilere odaklanmaları, toplumsal normların dayattığı geçerlilik ölçütlerinden biridir. Bir erkek, iş dünyasında üst düzey bir yönetici olarak geçerlilik kazanırken, bir kadının iş gücüne katılımı ya da aynı düzeydeki bir yönetici pozisyonunda yer alması bazen hala toplumsal olarak sorgulanabilir. Bu, geçerliliğin ve normların dinamik bir şekilde nasıl çalıştığını gösterir.

Geçerlilik ve Cinsiyet Rolleri

Cinsiyet rolleri, bireylerin toplumda nasıl davranmaları gerektiğini belirleyen güçlü toplumsal normlardır. Erkekler ve kadınlar, toplumda belirli birer “rol” üstlenir ve bu roller, çoğu zaman toplumsal yapının gücüyle pekiştirilir. Erkekler genellikle toplumda yapısal işlevlere odaklanırken, kadınlar ise genellikle daha ilişkisel bağlarla ve toplumsal ilişkilerle ilişkilendirilir.

Erkeklerin iş gücüne katılımı ve toplumsal yapılar içinde daha fazla görünür olmaları, bu yapının geçerli normlarına dayalıdır. İş dünyasında ve politikada erkeklerin güçlü bir varlığı, erkeklerin “geçerli” olan yapısal işlevleri yerine getirdiklerinin bir yansımasıdır. Kadınlar ise genellikle daha çok aile içindeki “geçerli” rolü üstlenirler; yani kadınların sosyal ilişkilerdeki “geçerliliği” daha çok ev içi bağlarla ilgilidir. Bu toplumsal ayrım, hem kadınların hem de erkeklerin toplumsal kabul görme biçimlerini etkiler.

Geçerlilik ve Kültürel Pratikler

Geçerlilik, kültürel pratikler aracılığıyla toplumsal normları pekiştirir ve bireylerin kimliklerini şekillendirir. Her kültürde, bireylerin ve grupların hangi davranışlarının, değerlerinin ve kimliklerinin geçerli kabul edileceği farklılık gösterebilir. Ancak, bu geçerlilik her zaman yerleşik toplumsal yapıları ve güç ilişkilerini yansıtarak şekillenir.

Örneğin, bazı toplumlarda kadınların yalnızca annelik rolü üzerinden tanımlanması, bu topluluklarda geçerliliğin ne şekilde şekillendiğini gösterir. Kadınların annelik dışında toplumsal, ekonomik ya da politik bir rol üstlenmesi genellikle kabul edilmez ya da zor kabul edilir. Bu, toplumsal normların kadınların kimliklerini nasıl belirlediğini ve bu kimliklerin ne ölçüde “geçerli” olduğunu gözler önüne serer. Erkekler için ise, mesleki başarı ve toplumsal statü gibi faktörler geçerliliği belirleyen unsurlardır.

Sonuç: Geçerliliğin Toplumsal Etkileri

Geçerlilik, sadece bireylerin toplumsal normlara ne kadar uyduğunu gösteren bir kavram değildir; aynı zamanda bu normların ve normlara dayalı toplumsal yapının ne şekilde işlediğini de ortaya koyar. Toplumda erkeklerin ve kadınların hangi alanlarda geçerli sayıldığı, toplumsal yapıların ve cinsiyet rollerinin nasıl inşa edildiğini yansıtır.

Siz de kendi deneyimlerinizden yola çıkarak, toplumsal normların, geçerliliğin ve kimliklerin şekillenmesindeki rolünü düşünün. Hangi normlar, hangi toplumsal pratikler ve cinsiyet rollerinin geçerli olduğu sizin çevrenizde nasıl şekilleniyor? Bu soruları kendinize sorarak, toplumsal yapılar ve bireyler arasındaki etkileşimi daha iyi anlayabilirsiniz.

Etiketler: geçerlilik, toplumsal normlar, cinsiyet rolleri, toplumsal yapılar, kimlikler, kültürel pratikler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
pubg mobile ucbetkomgrandoperabet girişbetkom